Favorilere ekle

Ankara'da Görülmesi Gereken Yerler

Anıtkabir

Anıtkabir

Anıtkabir Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şanına yakışır bir biçimde inşa edilmeye çalışılmış ve kendisine adanmış bir anıt mezardır. Burada aynı zamanda ilk başbakan ve ikinci cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün de mezarı bulunmaktadır. Mustafa Kemal Atatürk’ün 10 Kasım 1938′deki ölümünden 1953 yılına kadar plan, proje, yarışma ve inşa aşamaları süren anıtmezar, 11 Eylül 1953 tarihinde tamamlanmıştır. Proje için seçilen eski ismiyle Rasattepe tarih öncesi çağlarda da mezar olarak kullanılmakta, bir dönem de burada gözlemevi bulunmaktadır.

Anıtkabir inşası için bugünkü adıyla Anıttepe seçildikten sonra bölgede arkeolojik çalışmalar başlamıştır. Buradaki çalışmalarda çıkan eserler de Anadolu Medeniyetleri Müzesi‘nde sergilenmektedir. 1944 yılından başlayarak çeşitli yarışmalar ve projeler sonucunda yapı Türk mimarlar Prof. Dr. Emin Onat ve Doç. Dr. Ahmet Orhan Arda imzasıyla inşa edilmeye başlanmıştır.

İnşa çalışmaları sırasında kullanılan yapı malzemeleri ve diğer malzemeler yurdun dört bir yanından getirilmiş, mermer ve travertenler büyük emeklerle buraya hazırlanmıştır. Cumhuriyet mimarisinin en önemli eserleri arasına giren bu büyük anıtmezar Osmanlı, Selçuklu ve Cumhuriyet dönemlerinin tamamından izler taşımıştır. Günümüzde burada bulunan İstikal ve Hürriyet Kuleleri ile Mozole ve Tören Alanı da dahil olmak üzere heykel ve süslemeleriyleAnıtkabir bütün ihtişamıyla ziyarete açık durumdadır.

Anıtkabir içinde bulunan Barış Parkı dünyanın her yanından getirilen fidanlarla uluslar arası barışı simgelemektedir. İstiklal ve Hürriyet kuleleri ise çeşitli figürlerle kurtuluşu anlatmaktadır. Anıt bloğu içinde bulunan çeşitli heykel grupları da Türk Kurtuluş Savaşı’nın destansı özelliklerine atıfta bulunmaktadır. Özellikle buradaki kadın heykelleri grubu bir hayli ilgi çekicidir.

Anıtkabir içinde üç ana bölüm bulunmaktadır. Bunlardan ilki Barış Parkı, ikincisi Anıt Bloğu, Üçüncüsü de tören alanıdır. Anıt bloğu denilen kısım çeşitli simgesel özellikler taşıyan kuleler, İsmet İnönü lahdi, Mezar Odası, Şeref Holü, Mozole, Anıtkabir Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi gibi bölümlerden oluşmaktadır. Aslanlı Yol ve tören alanı da blok içine dahil edilmektedir.

Anıtkabir Ulaşım ve Ziyaret Saatleri

Anıtkabir Ankara‘nın en merkezi yerleri arasındadır. Anıt Caddesi üzerinde bulunan anıtmezara ulaşmak için GMK Bulvarı, Tandoğan Çarşısı veya Tren Garı istikametine giden bir toplu taşıma aracı kullanılabilir. GMK Bulvarı üzerinden Anıt Caddesi istikametine geçtikten sonra Anıtkabir beş dakikalık bir yürüme mesafesindedir. Ankara Şehirlerarası Otobüs Terminali (AŞTİ)’den Anıtkabir’e ulaşmak için de Ankaray kullanılarak Tandoğan’a, oradan da GMK Bulvarı ve Anıt Caddesi istikametine geçilebilir. Anıtkabir’in Google Maps üzerindeki konumu.

Burası Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde hizmet vermektedir. 1 Şubat ve 14 Mayıs arasında 09.00 ve 16.00 saatleri arasında, 15 Mayıs ve 31 Ekim tarihleri arasında 09.00 ve 17.00, 1 Kasım ve 31 Ocak arasında 09.00 ve 16.00 saatleri arasında açıktır.

 

Kızılay Meydanı

Kızılay Meydanı

Ankara‘nın en merkezi meydanı olan Kızılay Meydanı aynı zamanda Türkiye’nin de sayılı meydanları arasındadır. İş dünyası ve devlet bürokrasisinin önemli bir merkezi olan Kızılay Meydanı aynı zamanda Türkiye’deki yabancı misyon temsilcilerinin de sıkça bulunduğu bir yerdir. Meydan adını daha önce burada bulunan Kızılay Genel Merkezi’nden almaktadır. Bu gün burada bulunmayan yapıya rağmen meydan hala bu isimle anılmaktadır.

Kızılay Meydanı Tandoğan, Maltepe, Gazi Mustafa Kemal (GMK) Bulvarı, Ziya Gökalp Caddesi, Sıhhiye, Ulus ve Bakanlıklar bölgelerinin ortasında kalmaktadır. Burası TBMM, Bakanlıklar, Cumhurbaşkanlığı, Anıtkabir gibi önemli devlet merkezlerine yakın mesafededir. Aynı zamanda burada çok sayıda iş merkezi ve çeşitli temsilcilikler de bulunmaktadır.

Bir gezgin açısından Kızılay Meydanı dünyanın kalabalık ve yaşayan meydanlarından biridir. Burası onlarca alışveriş merkezi, birçok eğlence mekanı, sanat ve kültür merkezi, cafe ve barların ortasındaki müthiş meydanlardan birisidir. Ankara’ya yolu düşen bir gezgin için Konur ve Karanfil Sokakları, Sakarya ve Ulus bölgeleri gezilmeye değer yerlerdendir. Kızılay Meydanı’nda yapılacak bir turda bu noktalar da ihmal edilmemelidir.

Kızılay Meydanı genellikle akan trafiği ve kalabalığıyla hatırlanır. Ancak yukarıda sayılan bir kaç noktayla beraber unutulmaması gereken bölgeleri de bulunmaktadır. Güvenpark ve buradaki Atatürk Anıtı, meydandaki YKM, meydanın tam ortasındaki süs havuzu, hepsi Ankara ile özdeşleşmiş yerlerdir. Ankara gezisinde akan trafik ve park sorunu ile boğuşmadan rahat rahat gezmek isterseniz meydana toplu taşıma aracıyla gelmeniz ve buraları yaya olarak gezmeniz önerilmektedir.

Kızılay Meydanı’nda çok sayıda yiyecek satan mekan bulunmaktadır. Burada her bütçeye uygun yemek bulunabilir. Dönerciler, aperatif satan mekanlar, diğer fast food ürünleri, pizzacılar ve lüks restaurantlar müşterisini beklemektedir. Eğer mütevazi bir gezi yapmaktaysanız meydandaki simitçileri de tercih edebilirsiniz.

Kızılay Meydanı günün her saatinde canlı meydanlar arasındadır. Gecenin ilerleyen saatlerinde Sakarya bölgesindeki barlardan dışarı akan kalabalık Kızılay Meydanı’nı doldurur. Sabahın ilk ışıklarından itibaren binlerce memur ve öğrenci yollara dökülür. Gündüz iş ve eğlence dünyası meydanda akar. Kısacası burası da tıpkı Taksim Meydanı gibi sadece sabah tam güneş doğuşu sırasında sakin kalabilmektedir. Bu yanıyla uyumayan merkezler arasında Kızılay Meydanı da sayılabilir.

Kızılay Meydanı Ulaşım

Kızılay Meydanı Ankara’nın en merkezi yeridir. Genellikle bir bölgeden Kızılay’a gidiş değil, Kızılay’dan bir bölgeye gidiş tarif edilir. Ankara’nın her bölgesinden Kızılay’a tek vasıta ile geçmek mümkündür. AŞTİ’den Kızılay’a Ankaray çalışmaktadır. Tren Garı’ndan Kızılay yürüme mesafesindedir. Kızılay Meydanı’nın Google Maps üzerindeki konumu.

 

Anadolu Medeniyetleri Müzesi

Anadolu Medeniyetleri Müzesi

Anadolu Medeniyetleri Müzesi, 1921 yılından bu yana uzanan macerasında hep Türkiye’nin seçkin müzeleri arasında yer almıştır. Anadolu’da yaşamış medeniyetlere ait eserleri tarihsel sırasına önem vererek sergileyen müzede Hitit ve daha sonrasına ait eserler sergilenmektedir. Günümüzde müze konseptinde tek, alanında da en önemli müze olma özelliğine sahiptir.

1921 yılında Ankara Kalesi‘nin Akkule denilen bölgesinde Hitit dönemine ait eserlerin toplanması talimatını bizzat Mustafa Kemal Atatürk vermiştir. Hititlere ait eserlerle oluşturulan müze için Anadolu’nun değişik yerlerinden o döneme ait eserler Ankara‘ya getirilmiş ve zaman içinde yapı yetmemeye başlamıştır. Burada bulunan çeşitli tarihi yapılar da Anadolu Medeniyetleri Müzesi‘nin yardımcı binaları olarak hizmet vermiştir. 30 yıllık bir restorasyon dönemiyle 1968 yılında bu gün müzenin bulunduğu binalar kullanıma açılmıştır. Bu binalar Mahmut Paşa Bedesteni ve Kurşunlu Hanı isimli tarihi binalardır.

Bu gün müze  içinde yalnızca Hitit eserleri bulunmamaktadır. Bunlarla beraber artık Anadolu’da yaşamış tüm medeniyetlere ait eserler sergilenmektedir. Mahmut Paşa Bedesteni’nin teşhir salonu yapılmasıyla Kurşunlu Hanı yalnızca müze yönetim binası olmuştur. Kurşunlu Hanı içinde bu gün bir konferans salonu, yönetim merkezleri ve iş atölyeleri yer almaktadır. Bedesten içinde ise binlerce yıllık tarihin şahitleri, antik dönem eserler sergilenmektedir.

Anadolu Medeniyetleri Müzesi dünya çapında ün kazanmış bir müzedir. Tarihinde Avrupa’nın en iyi müzesi ödülünü almıştır. 1997 yılında verilen bu ödül müzenin 66 büyük müze arasından sıyrılmasıyla hak edilmiştir. O yıllardan bu yana Kültür Bakanlığı bünyesinde yaşanan sorunlar sebebiyle müzeye çok fazla emek harcanmamıştır. Bu gün Anadolu Medeniyetleri Müzesi Paleolitik Çağ ve sonrasının en büyük ve tek temsilcisi olarak yaşamakta, ancak eski popülaritesine sahip olmamaktadır. Bu gün müze içinde yürütülen faaliyetler arasında çeşitli kültür ve sanat faaliyetleri yer almaktadır. Özel sergiler, kültür sanat eğitimleri ve çeşitli el işi atölyeleri müze içinde hizmet vermektedir. Çok sayıda öğrencisi ve eğitmeniyle müze bu alanda da ciddi bir eksikliği kapatmaktadır.

Anadolu Medeniyetleri Müzesi Ulaşım ve Ziyaret

Müze, Ulus’ta Gözcü Sokak içinde yer almaktadır. Bulunduğu nokta Ankara’nın en merkezi yerleri arasındadır. Kızılay yönüne giden pek çok toplu taşıma aracı buradan geçmektedir. Ayrıca Tren Garı’ndan da buraya yürüyerek ulaşılabilmektedir. Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nin Google Maps üzerindeki konumu.

Müzeye giriş yaz döneminde yani Nisan ve Ekim ayları arasında 08.30 ve 19.00 saatleri arasında, kış döneminde ise 08.30 ve 17.00 saatleri arasındadır. Müze yalnızca dini bayramların birinci günü öğleye kadar kapalı kalmaktadır. Girişte Müze kart geçerlidir. Tam 30 TL indirimli 15 TL olarak satışa sunulmaktadır.

 

Atatürk Orman Çiftliği

Atatürk Orman Çiftliği

Atatürk Orman Çiftliği Mustafa Kemal Atatürk’e armağan edilen 52 bin dönümlük arazi üzerine kurulu, döneminde ülkenin en modern tarım tesisi olan bir bölgedir. Kurtuluş Savaşı öncesinde Ankara Belediye Başkanı’na ait olan arazi savaş sonrası Mustafa Kemal’in mülkiyetine geçmiş, onun talimatıyla bölgeye bir çiftlik kurulmuştur. Bu çiftlik daha sonra kamu malı olarak hizmet vermiştir. Günümüzde de kamu tüzel kişiliği bulunan çiftlik halen çeşitli tarımsal ürünler üretimine olanak tanımakta ve bir sosyal kültürel merkez olarak hizmet vermektedir.

Günümüze ulaşana kadar Atatürk Orman Çiftliği çok sayıda araziye bölünmüş, parçalı haliyle de birçok yere satılmış çok amaçlı kullanılmıştır. Bu gün Atatürk Orman Çiftliği bünyesinde olması gereken araziler Ankara Şehirlerarası Otobüs Terminali (AŞTİ), Makine Kimya Endüstrisi, Orduevi ve diğer turizm amaçlı tesislere dönüştürülmüştür. Merkezde kalan bölgede ise turizm ve sosyal amaçlı faaliyetler yürüten bir Atatürk Orman Çiftliği kalmıştır.

Şu anda faaliyet yürüten kısmıyla Atatürk Orman Çiftliği içinde çeşitli üretim merkezleri de bulunmaktadır. Bunlar içinde bir süt ürünleri fabrikası, bir adet şarap fabrikası, meyve suyu üretme tesisleri ve oyun alanları bulunmaktadır. Ayrıca çiftlik içinde Gazi Treni de ziyaretçilere hizmet etmektedir. Bunlarla beraber çiftlik bünyesinde yer alan eserler arasında Mustafa Kemal’in Selanik’te doğduğu eve benzeyen bir ev, bir Karadeniz Havuzu bulunmaktadır. Ayrıca Devlet Mezarlığı da çiftlik bünyesinde yer almaktadır.

Atatürk Orman Çiftliği gezi faaliyetlerine de açık durumdadır. Bu gün çiftlik içine çocuklar için kurulan oyun alanı bir hayli rağbet görmektedir. Bununla beraber sakin yapısı dolayısıyla haftanın her günü Ankaralıların burayı ziyaret ettiği görülmektedir.

Atatürk Orman Çiftliği Ulaşım ve Ziyaret

Atatürk Orman Çiftliği AŞTİ yakınlarında yer almaktadır. Bölgeden kalkan pek çok otobüs çiftlik önünden geçmektedir. Ankara Eskişehir yoluna girildiğinde buraya ait yön tabelalarına rastlanabilmektedir. Atatürk Orman Çiftliği’nin Google Maps üzerindeki konumu.

Haftanın her günü 08.00 ve 17.00 saatleri arasında burada bulunan Atatürk Evi müzesi ziyaret edilebilmektedir. Ayrıca çiftlik de akşam geç saatlere kadar açık durumda ve ziyaret edilebilmektedir. Özellikle hafta sonu buradaki yoğunluk dikkate alınarak buraya gidilmesi önerilmektedir. Çiftlik içinde piknik de yapılabilmektedir. Ancak ateş yakmak yasaktır.

 

Ankara Kalesi

Ankara Kalesi

Ankara Kalesi yapılış tarihi bilinmeyen, hakkında ciddi bilimsel çalışma yapılmamış bir kaledir. Anadolu’ya Türklerin girişiyle birlikte kale hakimiyet altına alınmış, bu tarihten itibaren yüzlerce yıl bir Türk askeri tesisi olarak hizmet vermiştir. Kalenin yüksek ve sağlam burçları, yapılış biçimi ve çok eski tarihi dönemlerin mimari özelliklerini yansıtması Romalılar tarafından yapıldığını düşündürmektedir.

Ankara Kalesi ana giriş kapısına Hisar Kapısı adı verilmektedir. Bulunduğu bölge Altındağ Belediyesi bünyesindedir. Ancak ne Kültür Bakanlığı, ne ilçe veya Büyükşehir belediyesi ne deAnkara Valiliği tarafından buraya ciddi bir restorasyon yapılmamıştır. Bu haliyle binlerce yıllık bina metruk bir görüntü çizmektedir. Ancak içerisinde hediyelik eşya satan bir kaç yer, ve bir kafe bulunmaktadır.  Ankara’nın Anadolu’ya hakim olan her ulus için en az tehlikeli bölge olduğu düşünülürse buradaki kalenin genel olarak çok fazla kullanılmadığı sonucu çıkarılabilir.

Ankara’nın bütününe hakim bir tepede yer alan Ankara Kalesi içinde bulunan kafe tüm manzarayı ayaklar altına sermektedir. Burada görece ucuz olan çay veya diğer içecekleri tüketebilir, gezinize bir ara verebilirsiniz. Ayrıca kalenin iki surdan oluşan yapısını görme şansına da sahip olabilirsiniz. Ancak kale gezisinde görülmesi gereken yerler girişteki tarihi saat kulesi, iç içe geçmiş kalın surlar ve surlardaki geniş siperliklerdir. Eski dönemlerde bu siperlikler çeşitli araçlar için kullanılırken şimdi turistlerin saatlerce oturabildiği alanlar haline gelmiştir. Bu siperlikli kale surları Anadolu’daki ve Avrupa’daki pek çok kale içinde görülmektedir.

Ankara Kalesi en fazla yaz dönemlerinde ilgi çekici bir hal almaktadır. Bu dönemlerde kale içinde çeşitli festivaller düzenlenmektedir. Bu festivallerde kale daha güvenli bir yer halini almakta, turistler açısından da daha rahat gezilebilmektedir. Çeşitli müzik ve görsel sanat etkinlikleriyle şenlenen Ankara Kalesi bu dönemlerde ve bazı hafta sonlarında biraz canlanmaktadır. Ankara Kalesi içinde bulunan taşlar kalenin en ilgi çekici yanları arasındadır. Bin yıldan fazla bir süre önce inşa edilmiş kaledeki mühendislik bir hayli şaşırtıcıdır. Bu mühendislik dev gibi taşların kale burçlarında yer almasını sağlamış, kaleyi gayet sağlam kılmıştır.

Ankara Kalesi Ulaşım

Ankara Kalesi istikametine çalışan çok sayıda EGO otobüsü bulunmaktadır. Bu otobüslere binilerek Bent deresi Caddesi durağında inildiğinde Ankara Kalesi’ne ulaşmak mümkündür. Ankara Kalesi’nin Google Maps üzerindeki konumu.

 

Atakule

Atakule

Atakule Alışveriş Merkezi Ankara’nın simgelerinden biri olarak kabul edilmektedir. Çünkü bu yap başkentin ilk alışveriş merkezi olma özelliğine sahiptir. Aynı zamanda Türkiye’nin ikinci alışveriş merkezi unvanına da bu yapıya sahiptir.

Alışveriş merkezinin açılış tarihi Ankara’nın başkent ilan edilişinin 66. yıl dönümü ile aynı gün olmuştur.  Atakule adı bir yarışma sonucunda belirlenmiştir. Ve alışveriş merkezinin açılışını 13 Ekim 1989 tarihinde Turgut Özal yapmıştır.

Alışveriş merkezinin en dikkat çekici yanı ise mimarisidir. Atakule sadece açıldığı dönemde değil halen daha alışkın olmadığımız bir tarzda inşa edilmiştir. Atakule Alışveriş Merkezi uzaktan bakıldığında tarihi bir kuleyi andırmaktadır. Yapının alt kısmı ince uzun gelirken üst tarafı daire şeklindedir. En üstünde ise kubbe bulunmaktadır. Yapı bu betonarme taşıyıcı sistemi sayesinde bu hale sokulmuş ve güvenilir bir şekilde hizmete sunulmuştur. Atakule 125 metre yükseklikte kurulmuş ve buraya asansörle geçiş sağlanmıştır.  Asansör şeffaf görüntüde olduğu için yukarı çıkarken bütün şehri görmek mümkündür.

Asansörle çıkıldığında ilk olarak seyir terası görülmektedir. Burasının yüksekliği tam 87 metredir. Lokanta katı bu bölümün üstünde yer almaktadır. Lokanta katının döner bir platform üzerinde olması alışveriş merkezinin ilgi çekici yanlarından biri olarak kabul edilmektedir. Seyir bölümünün alt katı ise cafe bar katıdır. Kokteyl salonu ise yapının en üst katında yer almaktadır. Atakule içindeki sosyal tesisler arasında bir de nikah salonu bulunmaktadır.

2011 yılında alışveriş merkezi yenilenmiştir. Yeni ışıklandırma sistemi getirilen binanın içi aynı zamanda güvenlik açısından da kontrollüdür. Atakule binasının içinde gaz alarmı ve yangın söndürme gibi tehlikeli durumlarda direk devreye girecek sistemler mevcuttur.  Ayrıca bütün bunlar dışında havuz ve su gösterileri de eklenmiştir. Bu da zaten milyonlarca insan tarafından tercih edilen alışveriş merkezine olan ilgiyi arttırmıştır.

Atakule Ulaşım

Atakule Alışveriş Merkezi başkent Ankara’nın en merkezi yerlerinden birinde bulunuyor. Cumhurbaşkanlığı ve başbakanlık konutlarına yakın yerde olan alışveriş merkezini görmek isteyenlerin Çankaya’ya giden otobüslere binmesi yeterli olacaktır. Atakule Çankaya Caddesi ile Cinnah Caddesi’nin kesiştiği yerde bulunmaktadır. Zübeyde Hanım Meydanı’nı görmektedir.  Ankara Botanik Bahçesi’nin tam üstünde yer almaktadır. Çevresindeki binalar genellikle altı katlı olduğu için bu yüksek yapı dikkatinizi hemen çekecektir. Atakule’nin Google Maps üzerindeki konumu.

Yeni olmasına rağmen tarihte yer edinmiş bina içinde şu anda tadilat yapılmaktadır. 2012 yılında bütün kiracıları içinden çıkartılmış olan alışveriş merkezi çok kısa bir zamanda yepyeni bir halde ziyaretçiye açılacaktır.

 

Augustus Tapınağı

Augustus Tapınağı

Augustus Tapınağı MÖ. 25 yılından sonra inşa edilmiş, çeşitli tadilat ve düzenlemelerde günümüze kadar ulamış bir tarihi eserdir. Tapınağı ilk inşa eden Firigya halkın onu inandıkları tanrı olan Men için yapmışlardı. Ancak Men için dikilen tapınak zamanla yıkılmış ve günümüze kadar ulaşmamıştır. Bugüne kadar gelebilen tapınak kalıntıları ise aslında Roma İmparatoru Augustus adına yapılmış olan, ona bağlılık için dikilen bir nişanedir. Augustus Tapınağı için yapılma emrini veren ise Son Galat Hükümdarının oğlu olmuştur.

Tarihi mimari daha sonra Bizans Devleti’nin eline geçmiştir. Bizanslıların eline geçen tapınak üzerinde çeşitli eklemeler ve değişiklikler meydana gelmiştir. Yapıya pencereler açarak kilise haline getiren Bizanslılar burayı kendi ibadethaneleri olarak kullanmışlardır. Bizanslılardan sonraki tarihte yapıyla ilgili ilk bilgi 1555 yılına dayanmaktadır. Augustus Tapınağı Hollandalı Busbecque tarafından keşfedilmiştir. Bundan yüzyıllar sonra, 1930 yılında yapılan arkeolojik kazılarla yapı gün yüzüne çıkmıştır.

Augustus Tapınağı etrafını sütunlar ile çevrilidir. Bu sütunlar tapınağın etrafını çevrelemiş durumdadır. Sütundan duvarlar tarihi yapının dört yanını sarmış durumdadır. Mimarinin kapısı sağlam kalmıştır. Bu kapının kenarlarında işlemeler mevcuttur. Ancak duvarlarının sadece bir kısmı ayakta durmaktadır. Augustus Tapınağı araştırıldığında çevresinde bir yazıt bulunmuştur. Daha sonra bu yazıtın Roma İmparatoru Augustus’un vasiyetnamesinin bir nüshası olduğu anlaşılmıştır. Bu yazıtı aslı Roma Tapınağı’nda bulunmakta olup imparatorun başardığı işleri konu edinmiştir.

Agustus Tapınağı sadece ülkemizin tarihçilerini değil dünya tarihçilerini de etkilemiştir.  Unesco Dünya Anıtlar Formu bu tapınak için harekete geçmiştir. Mutlaka kurtarılması gereken en değerli yüz anıttan bir tanesi de bu mimari yapı olmuştur. Yapının düzenlenme işlemleri hala devam etmektedir.

Agustus Tapınağı Ulaşım

Agustus Tapınağı kolaylıkla bulabileceğiniz bir adreste bulunmaktadır. Çünkü bu mimari Ulus gibi merkezi bir yerde yer almaktadır. Ulus’a vardığınızda herhangi bir esnafa ya da yoldan geçen kimseye sorduğunuzda size tapınağın yerini rahatça gösterecektir. Tapınak Ankara Kalesi ile Atatürk Anıtı arasındaki sokaklardan bir tanesin yer almaktadır. Agustus Tapınağı Hacı Bayram Veli Camii yakınlarında bulunmaktadır. Hatta caminin türbesi ile tapınağın bitişik duvarı bulunmaktadır. Augustus Tapınağı’nın Google Maps üzerindeki konumu.

 

Gençlik Parkı

Gençlik Parkı

Gençlik Parkı aslında bataklık olan bir alanın üzerine kurulmuştur. Cumhuriyet’in ilk yıllarında 28 hektarlık bir arazi bu park için ayrılmıştır. 1936 yılında yapımına başlanan parkın inşası tam yedi yıl sürdü.  19 Mayıs 1943 tarihinde park açıldı ve halkın hizmetine sunuldu.

Bugün Ankara’nın kalbinin attığı yerde, Ulusta hala varlığını sürdüren park ilk yapıldığı zamana göre oldukça çok değişmiş durumdadır. Gençlik Parkı ilk açıldığı zamanlar çocuk bahçesi, açık hava tiyatrosu ve yüzme havuzu olan parkta iç Anadolu iklimine uyum sağlayabilecek kuşların yaşaması için bir bahçe de bulunuyordu. Bunun yanı sıra bir de gezi yolu bulunuyordu. Bu gezi yolunda atlı gezintiye çıkılabiliyordu.

Bugün parkın siması oldukça gelişmiş ve renklenmiş durumdadır. Gençlik Parkı içinde ilk değişme 1951 yılında olmuştur. O yıl gösteri için şehre gelen İtalyan Oyun Parkı buna sebep olmuştur. Çünkü gösteriden sonra oyun parkının bir benzeri olan lunapark yaptırılmıştır. Gençlik Parkı en büyük değişimi 2007 ve 2009 yılları arasında yaşamıştır. Parkı geliştirmeyi amaçlayan düzenlemelerle doğal alanın içinde bulunan pek çok şey yenilenmiştir. Park günden güne geliştirilmeye devam etmektedir.

Parkta içinde otuz dört kabin bulunan iki tuvalet bulunmaktadır. Tuvaletler halka açık olmasına rağmen oldukça bakımlı ve temiz durumdadır. Parkın içinde halkın rahatlığı için güvenlik her zaman üst seviyede tutulmaya çalışılmaktadır. Parkta bir tane kapalı iki tane de açık otopark bulunmaktadır.  Kapalı otopark gar girişi tarafındadır. Gençlik Parkı içine buradan gelecek olanlar önce Cumhuriyet Anıtı’nı görecektir.

Gençlik Parkı çok uzun yıllardır Ankara halkının hem dinlenme hem de eğlenme amacıyla gittiği bir yerdir. Bütün yaş gruplarınca benimsenmiş olan park şehre dışardan gelen pek çok ziyaretçinin de ilgi odağı olmaktadır. Gençlik Parkı bundan dolayı her zaman hareketliliğini ve canlılığını korumaktadır. Tıpkı adı gibi park gençliğin dinamikliğini yansıtmaktadır.

Gençlik Parkı Ulaşım

Gençlik Parkı Ankara’nın en merkezi yerlerinden bir tanesinde Ulus’ta bulunmaktadır. Bu nedenle parka ulaşmak oldukça kolaydır. Ulus’a giden herhangi bir otobüsü ya da dolmuşu kullanarak parkı ziyaret etmeniz mümkündür. Gençlik Parkı’nın Google Maps üzerindeki konumu.

 

Devlet Resim ve Heykel Müzesi

Devlet Resim ve Heykel Müzesi

Devlet Resim ve Heykel Müzesi binası öncelikle Türk Ocakları Merkez Binası olarak kullanılmıştı. Bu binanın yapılmasını Mustafa Kemal Atatürk istemişti. 1930 yılında yapılan binası Halkevi olarak kullanılmış ve bu sürede pek çok sanat aktivitesi gerçekleştirmiştir. Ankara’da yaşayan halka pek çok değişik sanat dalını tanıtmıştır. İlk tiyatro, ilk resim sergisini, ilk opera ve ilk konser bu binada yapılmıştır.

Halkevi 1979 yılında müzeye dönüştürüldü. Devlet Resim ve Heykel Müzesi adı verilen bu kültür dairesi o zamanlar oldukça fakirdi. Bina içinde sadece dört tane tablo bulunuyordu. Daha sonra pek çok kurumdan toplanan değerli tablolarla bugün müzenin içinde yaklaşık 3 bin eser bulunmaktadır.

Müze binası oldukça ihtişamlı bir görüntü sergilemektedir. Giriş kapısından girdiğinizde sizi geniş bir koridor karşılamaktadır.  Bu koridordan üst katlara çıkmanız ya da alt kata inmeniz mümkündür. Devlet Resim ve Heykel Müzesi binasının alt katı kurs olarak kullanılmaktadır. Üst katta ise Atatürk Lobisi ve konser salonu yer almaktadır.

Devlet Resim ve Heykel Müzesi içinde yer alan tablolar yurt dışı ve yurt içi pek çok resim galerisinde sergilenmektedir. Müzede birinci bölüm diye adlandırılan yerde Cumhuriyet öncesi ressamların tabloları bulunmaktadır.  Namık Onat ve İbrahim Çallı gibi Cumhuriyet dönemi sanatçıların resimleri ise ikinci bölümde sergiye sunulmaktadır.

Müzenin bugünkü haline gelmesinde 1985 yılında yapılan restore çalışmasının önemi oldukça büyüktür. Bu çalışmalarda en büyük desteği Sabancı Vakfı sunmuştur. Devlet Resim ve Heykel Müzesi restore ederken mimari özellikleri değiştirilmemiş, bunun için ayrı bir çaba sarf edilmiştir.

Devlet Resim ve Heykel Müzesi Ulaşım ve Ziyaret Saatleri

Devlet Resim ve Heykel Müzesi binası Ankara’nın çok merkezi bir yerinde bulunmaktadır.  Müze Ulus’a oldukça yakındır.  Ulus’tan yürüyerek 10 dakikada ulaşabileceğiniz müzeye gitmek için Atatürk Bulvarı’ndan güney yönüne doğru ilerlemeniz yeterlidir. Kültür Bakanlığı’nı gördüğünüz yerden sola dönerek müzenin bulunduğu sokağa, Derman Sokağa gireceksiniz. Devlet Resim ve Heykel Müzesi’nin Google Maps üzerindeki konumu.

 

7.Cadde

7.Cadde

7.Cadde olarak bilinen cadde diğer adı Akşabat Caddesi’dir. Bu cadde günün içinde oldukça yoğundur. Özellikle üniversite öğrencilerinin okullarına yakın olması sebebiyle uğrak mekanı olmuştur. Ayrıca üniversite öğrencilerinin bu bölgede yaşamayı tercih etmesi ve evlerini buradan tutması da caddede genellikle gençlerin olmasının nedenlerindedir.

Son yıllarda daha çok gençlerin sevdiği ve gitmeyi tercih ettiği caddenin yüzü oldukça fazla değişmiştir. 7.Cadde üzerinde daha küçük dükkanlar, daha fazla esnaf varken, son yıllarda büyük ve gösterişli mağazaların sayısı artmıştır. Cadde eskisine oranla daha da hareketlenmiş ve daha dinamik bir yapıya sahip olmuştur.

Cadde alışveriş için oldukça sık tercih edilen bir yerdir. 7.Cadde boyunca herhangi bir ihtiyaç duyulduğunda istediğiniz her şeyi bulabilirsiniz. Özellikle alışveriş tutkunlarının çok seveceği bu cadde Ankara Bahçelievler’de bulunan en ünlü caddedir. Bu cadde üzerinde sadece mağazalar bulunmamaktadır. Burası aynı zamanda yiyecek içecek konusunda da oldukça hareketli bir alandır. Pizzadan tatlıya kadar her türlü yiyecek çeşidi satan dükkanlar yol boyunca bulunmaktadır. 7.Cadde üzerinde bir çay içip sohbet edebileceğiniz pek çok cafe de bulunmaktadır.  Bu cadde boyunca alkollü içecek satan yerler de oldukça fazladır. Ayrıca cadde üzerinde bulunan barların bir kısmında canlı müzik de yapılmaktadır.

7.Cadde her zaman canlıdır. Caddenin her iki yanında da rengarenk cafeler, dükkanlar ve mağazalar bulunmaktadır. Yani eğer caddeyi dolaşmak ve caddenin tadını çıkarmak istiyorsanız en geç öğleden sonra gidip günün geri kalanını orada geçirmeniz gerekecek.

7.Cadde Ulaşım

7.Cadde üzerinden toplu taşıma araçları geçmektedir. Gar tarafından caddeye gitmek istiyorsanız Tandoğan Durağından geçen araçların kullanabilirsiniz. Oradan Beşevler İstasyonu’na kadar gidecek ve orada araç değiştireceksiniz.  İstasyonda indikten sora karşınızda bir park göreceksiniz. O parkın yakınındaki duraktan otobüse binerseniz sizi Akşabat Caddesine kadar götürecektir. 7.Cadde’nin Google Maps üzerindeki konumu.

Ancak bu oldukça zahmetli ve uzun bir yoldur. 7.Cadde içine gitmek istiyorsanız yine istasyondan taksiye binebilirsiniz. İstasyonun karşısında taksi durakları bulunmaktadır. Buradan taksiye binip 10 TL gibi bir ücret vererek gideceğiniz yere zahmetsiz bir şekilde ulaşabilirsiniz.

 

Ankara Hayvanat Bahçesi

Ankara Hayvanat BahçesiTürkiye’nin pek çok kentinde hayvanat bahçeleri kurulmuştur. Her biri çeşitli özellikler barındırmasına rağmen pek çok hayvanat bahçesi ciddi biçimde organize edilememesi gibi bir sıkıntıyla karşı karşıyadır. Bu şekilde yapılan hayvanat bahçeleri genellikle kent içi sosyal yaşamda önemli bir yer tutmasına rağmen çok emek ürünü olmamış tesisler olarak bilinir. Ankara Hayvanat Bahçesi Türkiye’nin en ünlü hayvanat bahçelerinden biridir. Başkente yakışan bir biçimde hayvanların yaşam alanlarına uygun bir biçimde düzenlenen hayvanat bahçesinde yer alan hayvan çeşitleri de bir hayli fazladır. Burada bulunan ve dünyanın çeşitli bölgelerindeki özellikleri taşıyan hayvanlar her gün çok sayıda ziyaretçi çekmektedir.

Ankara Hayvanat Bahçesi Atatürk Orman Çiftliği içinde bulunmaktadır. Çiftliğin genel yapısının da daha çok doğal bir biçimde düzenlenmeye çalışıldığı göz önüne alınırsa hayvanlar için daha uygun bir alan bulunamayacağı anlaşılacaktır. Hayvanları doğal yaşam alanlarının benzerleri içerisinde yaşatmaya çalışma çabaları idarecileri hayvanat bahçesini burada açmaya zorlamıştır.

Ankara Hayvanat Bahçesi içinde aslan, kaplan, zürafa, maymun türleri, ender bulunan kuşlar, çeşitli sürüngenler, zebra ve zürafalar, ender bulunan at ve keçi türleri, çeşitli ülkelerden getirilen dünyanın en ilginç hayvanları yer alır. Burada bulunan hayvanlar içindeyse büyük ilgi toplayan hayvanlar, kobra yılanı, fil, aslan, ve kedigiller familyasının diğer hayvanları bulunmaktadır. Buradaki hayvanlar arasında yer alan kuş türleri de bir hayli ilgi çekici olabilmektedir. Elbette sevimli hareketleriyle maymun, şempanze ve diğer bu aile üyesi hayvanlar unutulmamalıdır. Ankara Hayvanat Bahçesi içinde devasa boyunlarıyla zürafalar, pijamalı eşek tabir edilen at türleri, çeşitli şekillere girerek insanı korkutan yılanlar bir metropol içinde safari keyfini aratmayacak anlar yaşatmaktadır.

Ankara Hayvanat Bahçesi AŞTİ yakınlarında yer almaktadır. Bu gün AŞTİ, Orduevi ve diğer bölgelere ayrılan alanların tamamında daha önce yer alan Atatürk Orman Çiftliği’nin yaşayan kısmında yer almaktadır. Buraya ulaşım AŞTİ yönüne giden pek çok otobüsle mümkündür. Ayrıca özel araçla da Ankara içinden AŞTİ istikametine giderken AŞTİ’ye çok yakın mesafede sağ tarafta Atatürk Orman Çiftliği tabelaları görülecektir. Bu tabelalar takip edilerek Atatürk Orman Çiftliği ve Ankara Hayvanat Bahçesi’ne erişilebilmektedir.

Geçtiğimiz günlerde bakım sebebiyle ziyarete kapatılan Ankara Hayvanat Bahçesi’nin bir süre sonra açılacağı ifade edilmektedir. 26 Ağustos 2013 tarihinde kapatılan hayvanat bahçesinin yakın bir süre sonunda ziyarete açılacağı ifade edilmektedir. Ancak yetkililer tarafından kesin bir açıklama yapılmamıştır.

Ankara Hayvanat Bahçesi’ne giriş ücretsizdir. Daha önce belirli bir miktar ücret ödenmesi karşılığında ziyaret edilen bahçe yeni dönemde tamamen ücretsiz bir biçimde hizmet verecektir. Ankara Hayvanat Bahçesi’nin Google Maps üzerindeki konumu.

 

Ankara Oyuncak Müzesi

Ankara Oyuncak Müzesi

Ankara Oyuncak Müzesi Ankara Üniversitesi bünyesinde kurulmuş ve üniversite bünyesinde faaliyet yürütülmekte olan bir müzedir. Alanındaki bir kaç müzeden birisi olan Ankara Oyuncak Müzesi’nin Türkiye’de benzeri bulunmamaktadır. Yalnızca aynı şekilde düşünülen Sunay Akın Oyuncak Müzesibulunmakta, o da daha farklı bir konsept içinde çalışmaktadır.

Ankara Oyuncak Müzesi Kültür Bakanlığı denetimindeki bir kuruluştur. Eğitim Fakültesi içinde yer alan müze, idari olarak da üniversite yönetimi bünyesinde hizmet vermektedir. Kuruluşundan bu yana çok sayıda ülkeden çok sayıda eserin toplandığı bir müze olarak alanındaki en iyi müzelerin başında gelmesine rağmen çok fazla idari ilgi gösterilmemektedir. Bu gün sadece çarşamba ve cuma günleri ziyaret edilebilen müzede bu günlerde bile çok fazla ziyaretçi bulmak mümkün olmamaktadır. Ancak Ankara gezilecek yerler içinde önemli bir yere sahip olmasıyla da gezilmeyi hak eden yerler arasında sayılır.

Ankara Oyuncak Müzesi içinde yer alan oyuncaklar Avrupa ve Amerika başta olmak üzere, Pakistan, Hindistan, Rusya ve Japonya’dan da çok sayıda oyuncak bulunduran bir müzedir. Müze içinde en eski oyuncak 1890 tarihlidir. Türkiye kaynaklı oyuncaklar da 1933 yılından başlayarak günümüze kadar uzanmaktadır. Müzelik olmuş oyuncakların biçim ve içerikleri ise geçmişten beri önemli bir yaratıcılık unsuru olan oyuncakların ne kadar çok şekil değiştirdiğini göstermektedir. Bu kapsamda tenekeden yapılmış bir arabada düşünülen ayrıntılar ilgi çekecektir. Ayrıca çeşitli tahta oyuncaklar, üstün bir yaratıcılıkla tasarlanmış çeşitli eserler birer sanat eseri niteliği taşımaktadır. Ankara gezisinde fırsat bulmanız halinde müzeyi de görmek özellikle çocuklara ve çok ruhu taşıyanlara iyi gelecektir.

Ankara Oyuncak Müzesi girişi ücretsizdir. Ancak giriş için üniversite ve fakülte yönetiminin onayını almak gerekmektedir. Kültür Bakanlığı veya Milli Saraylar bünyesinde hizmet veren diğer yerlere nazaran burası gezi yönünden biraz daha zordur.

Ankara Oyuncak Müzesi‘ne ulaşım için Cebeci Kampüsü’ne giden her hangi bir toplu taşıma aracı kullanılabilmektedir. Cemal Gürsel Caddesi üzerinde bulunan kampüs için Ankara’nın pek çok yerinden araç bulunabilmektedir. Ulaşım alternatifleri arasında yer alan bir diğer alternatif de Ankaray olabilmektedir. Ankara Oyuncak Müzesi’nin Google Maps üzerindeki konumu.

 

Kurtuluş Savaşı Müzesi

Kurtuluş Savaşı Müzesi

Kurtuluş Savaşı Müzesi Ankara‘da 1957 yılında faaliyete geçmiş bir müzedir. İlk meclis olamn I. TBMM binasında faaliyete geçen müze, meclis olarak kullanımından sonra da çeşitli amaçlarla kullanılmıştır. İlkin İttihat ve Terakki Cemiyeti bünyesindeki bir bina olarak tasarlanan yapı daha sonra meclis binası, Cumhuriyet Halk Fırkası binası, Maarif Vekilliği denilen Milli Eğtim Binası olarak da kullanılmıştır. Aradan geçen onlarca yılda, 1957 yılından günümüze burası gerçek bir tarih müzesi olarak varlığını korumaktadır.

Kurtuluş Savaşı Müzesi mimarisi Osmanlı’nın son dönemlerinde sıkça rastlanan ancak daha çok Rus etkisi altında olan mimariyi anımsatır. Ancak pencere biçimleriyle bu tarz mimariden de ayrılarak Cumhuriyet mimarisi damgasını gösterir. I. TBMM Binası mimarı dönemin ünlü isimlerinden Salim Bey ve Hasip Bey’dir. Yapının planı Salim Bey’e aittir. Yapıda Ankara’nın ünlü taşı Andezit kullanılmıştır. Tek katlı, kiremit çatılı, pencere üstleri oval biçimlendirilmiş taş bir yapıdır.

Ankara’nı  Ulus bölgesindeki bu eski devlet yönetim merkezi hem hükumetin, hem de devletin yönetildiği bir yerdir. Dönemindeki meclis hükumeti anlayışının da bir sonucu olan bu biçim aynı zamanda savaş şartlarının ağır koşullarından da kaynaklanmaktadır. Kurtuluş Savaşı Müzesiiçerisinde günümüzde Bakanlar Kurulu odası gibi hükumet çalışma odaları halen muhaza edilmektedir.

Kurtuluş Savaşı Müzesi geniş bir koleksiyon sahibidir. Yalnızca doğal olarak yapının eski halinden aldığı eserler de sergilenmekteyken aynı zamanda kongrelerin hatıratı da yapı içerisinde teşhir edilmektedir. Diğer yandan Lozan ve Sevr Anlaşmalarına ait belgeler, çeşitli devlet büyüğü hediyeleri ve dönemin ruhunu anlatan yazışma ve haberleşme araçları yapı içerisinde sergilenmektedir.

Kurtuluş Savaşı Müzesi çerisinde yer alan eserlerden doğal olarak yapıya miras kalan eserler dönemin Meclis Başkanlığı makamına ait eserler, Riyaset makamı da denilen Başbakanlık makamı eserleri, bakanlara ait çeşitli eserler yer almaktadır. Bunlarla birlikte de alt katta fotoğrafhane ve çeşitli sanat eserleri sergilenmektedir. Üstte ise kongre dönemlerinin şahane ürünleri, anlaşmalara ait tutanaklar, dönemin ilginç telgrafları ve bizzat Mustafa Kemal imzalı yazışmalar bulunmaktadır. Diğer yandan Kurtuluş Savaşı Müzesi içerisinde yer alan Büyük Taarruz hatıraları da ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.

Kurtuluş Savaşı Müzesi Ankara Ulus’ta yer almaktadır. Buraya Ankara’nın her yanından toplu taşıma aracı bulunabilir. Bölgede banliyö treni istasyonu, Ankaray durağı, ve onlarca otobüs ve minibüs hattı bulunur. Kurtuluş Savaşı Müzesi’nin Google Maps üzerindeki konumu.

Pazartesi haricinde her gün açık olan müzede yaz kış kapanış saati 17.00′dir. Ziyaret ise ücretsizdir.

 

Ankara Etnografya Müzesi

Ankara Etnografya Müzesi

Ankara Etnografya Müzesi Türkiye’nin en önemli müzeleri arasında yer almaktadır. Burası Türkiye’nin ilk resmi müzesi olmasının yanı sıra bulunduğu konum itibariyle de önem taşımaktadır. Açıldığı yıllardan itibaren dünyanın pek çok noktasından resim ve heykelin burada yer almaya başladığı bilinen müzenin ilk konsepti de bu tarz eserlerdir. Ankara‘nın modern sanatlar müzesi olarak faaliyete geçen bu müze günümüzde etnik unsurların tamamının yansıtan önemli bir müze olarak faaliyet sürdürmektedir. Bu gün burası alanındaki en iyi müze olma özelliğine sahiptir.

Ankara Etnografya Müzesi Namazgâh tepesi olarak bilinen bölgede kurulmuştur. Bu tepe Kurtuluş Savaşı döneminde halkın ve askerlerin cuma namazları için toplandığı bir alandır. Müze sonra dönemin en iyi mimarlarının imzasını taşıyarak faaliyete geçmiştir. Bu gün sadece mimari yapısı için bile görülmeye değer bir yer olan yapı Mimar Arif Hikmet Koyunoğlu imzasını taşımaktadır. Önünde at üstünde Mustafa Kemal heykeli bulunduran yapının kubbesi eski Osmanlı eserlerini anımsatmaktadır. Bu şekilde yapı mükemmel bir biçimde Osmanlı ve cumhuriyet eserlerinin bileşimi niteliği taşımaktadır.

Ankara Etnografya Müzesi dış görünümü mükemmel bir yapıdadır. Çeşitli dönemlerden kalma eserler barındıran bu müzenin kendisinin önemli bir cumhuriyet eseri olduğu da görülmektedir. Revakları, kubbesi ve sütunlarıyla bir yandan Osmanlı ve Selçuklu eserlerini andırırken diğer yandan da iç mimarisi ve dış cephenin kimi özellikleri cumhuriyetin izlerini taşımaktadır.

Ankara Etnografya Müzesi içinde bulunan eserler İslam etkisi altındaki Türk sanat, kültür ve yaşam ürünlerinden oluşmaktadır. Burada Selçuklu döneminden başlayarak çeşitli dönemlere ait eserler sergilenmektedir. Bir kültürü tüm etnik unsurları ile birlikte yansıtma gayesi güden müzede sergilenen ürünler bu kapsamda çeşitlilik göstermektedir. Bunlar arasında çeşitli el yapımı halı ve kilimler, tarihi şahsiyetlere ait özel eşyalar, tabancalar, Osmanlı savaş gereçleri vs. bulunmaktadır. Her dönemin askeri eserlerinin müzede ayrı bir kategoride değerlendirildiği de görülmektedir.

Ankara Etnografya Müzesi içinde devasa bir kütüphane de bulunmaktadır. Türk kültürü ile ilgili ileri uzmanlık gerektiren eserlerin yanı sıra sıradan kullanıcıların da yararlanabileceği eserlere değer veren kütüphane kendi alanı olan Türk kültür eserlerine yer vermektedir. Bu kütüphanede her döneme ait eserler yer almaktadır. Örneğin burada nadir bulunan Osmanlı el yazmaları da bulunmakta ancak büyük bir kontrol altında görülebilmektedir.

Müze normal dönemlerde 8.30 ve 17.30 saatleri arasında açıktır. Yaz dönemlerinde saat 19.00′a kadar açıktır. Öğle arasında da müze ziyaret edilebilmektedir. Ancak 2013 yılı içinde müzenin ziyarete kapalı olacağı, bakım ve onarım faaliyetlerinden sonra çeşitli değişikliklerle açılacağı bilinmektedir. Ankara Etnografya Müzesi’nin ziyarete açık olduğu dönemlerde giriş ücreti konulmamış olmakla birlikte yeni dönemde girişin ücretlendirilebileceği belirtilmektedir. Ankara Etnografya Müzesi’nin Google Maps üzerindeki konumu.


 

Harikalar Diyarı Parkı

Harikalar Diyarı Parkı

Harikalar Diyarı Parkı sadece Ankara’nın ya da Türkiye’nin değil aynı zamanda Tüm Avrupa’nın en büyük parkı olma özelliğine sahiptir. 2004 yılının ekim ayında ziyaretçiye açılan park bizi çok iyi bildiğimiz bir masalın tam ortasında bırakmaktadır.  Harikalar Diyarı kitabında bulabileceğiniz her karakter parkta sizleri selamlamaktadır. Hem devler hem cüceler hem palyaçolar ve daha pek çok kitap kahramanıyla koskoca alan rengarenk bir ortama dönüşmektedir.

Park tam 1.320.00 m2 üzerine kuruludur. Bu alanın 650.000 m2 olan kısmı yani yaklaşık yarısı yeşilliklerle süslüdür. Aynı zamanda parkın içinde suni bir gölet bulunmaktadır. Bu suni gölet 92 bin m2 gibi bir alan kaplamaktadır. Harikalar Diyarı Parkı içinde gerek beşeri yollarla gerekse doğal kaynaklarla oluşturulan bu doğa ortamının tamamı ziyaretçi odaklı olacak şekilde ayarlanmıştır. Bu park her gün ziyaretçiler tarafından hem dinlence yeri hem de eğlence yeri olarak kullanılmaktadır.

Parkın içinde beş yüzü aşkın bank ve piknik masası bulunmaktadır. Bu doğal ortama banklar ve masalarla birlikte bir de barbekülü çardaklar eklenince park çok güzel bir piknik alanı görüntüsü yaratmaktadır. Bu alanı dolaşmak için parkın içindeki treni kullanmanız mümkündür. Harikalar Diyarı Parkı içinde bulunan gölette de dolaşılabilmektedir. Bunun için su bisikleti ya da kayıklar hizmet vermektedir.

Harikalar Diyarı Parkı ziyaretçileri genellikle bu dev parkı dolaşmaya gitmektedir. Ancak bu par içinde kültür ve spor aktiviteleri de içinde olmak üzere pek çok farklı aktivite yer almaktadır. Kültürel olarak örnek verilebilecek etkinlik Nejat Uygur amfi tiyatrosu olabilir. Bu tiyatronun seyirci kapasitesi tam 500 bindir. Basket sahaları, mini golf sahaları, tenis kortları, halı sahalar spor aktivitelerinden bazılarıdır. Harikalar Diyarı Parkı içinde bu etkinlikler dışında GO-Kart ve kaykay pisti gibi alanlar da yer almaktadır.

Harikalar Diyarı Parkı Ulaşım

Harikalar Diyarı Parkı Başkent Ankara’nın Sincan ilçesinde yer almaktadır. Sincan’a ya da Yenikent’e giden her toplu taşıma aracı sizi parkın yakınlarına götürecektir. Ancak bu araçların içinden İstanbul yolundan geçenleri tercih ederseniz parkın hemen önünde inmeniz mümkün olacaktır. Harikalar Diyarı Parkı’ nın Google Maps üzerindeki konumu.

 

Aqua Vega Akvaryum

Aqua Vega Akvaryum

Aqua Vega Akvaryum Ankara‘da ziyaretçilerin hizmetine girmiş devasa bir akvaryumdur. Ancak burada farklı olan şey balıkların akvaryumun içinde değil, ziyaretçilerin akvaryumun içinde olduğu izleniminin yaratılmasıdır. İçerisinden geçilen ince uzun alanda her yanınızı saran balıklar eşliğinde keyifli bir yolculuk yapmak isterseniz burayı ziyaret edebilir balıkların dünyasına bakabileceğiniz en yakın yeri görebilirsiniz.

Aqua Vega Akvaryum içerisinde dünyanın pek çok bölgesinde yaşayan binlerce balık türü bulunmaktadır. En büyüğünden en küçüğüne, en uysalından en vahşisine kadar binlerce çeşitlik balık türü arasında kısa bir yolculuk yapabilir, deniz canlıları ile sadece bir kaç metre uzaktan tamamen cam bir bölmede göz göze gelebilirsiniz. Bu şekilde keyifli bir yolculukla varacağınız yer mükemmel bir sualtı gezisidir. Ancak tek farkla Aqua Vega Akvaryum ‘da yapacağınız gezinti de balık adam kıyafeti giymeniz gerekmez. Suyun içinde gündelik kıyafetlerinizle yürüyerek vahşi balıkları bile izleyebilirsiniz. Çünkü modern bir kentli olarak yürünen yol camlarla korunaklı bir hale getirilmektedir.

İşte böyle bir esasla kurulmuş olan Aqua Vega Akvaryum içerisinde keyifli bir aile yolculuğu yapmak mümkündür. Daha da ötesi işletmenin de reklam yapmasıyla burada bir evlilik teklifi de olasıdır. Dalgıçlar “benimle evlenir misin?” yazılı bir pankart taşıyarak siz suyun altında bir noktada durmaktayken aniden karşınıza çekip eş adayınıza bu teklifi suyun içinden sizin adınıza yollayabilirler. Kuşkusuz şaşırtıcı olacaktır. Ancak sonuç size kalmıştır.

Aqua Vega Akvaryum içerisinde çeşitli cafe ve restaurant işletmeleri bulunmaktadır. Yorgunluğun atılabileceği bir yer olarak kurgulanmış bu alanda oturup bir şeyler içebilirsiniz. Tabi balıklar burada da size eşlik edecektir. Dünya nehirlerinden getirilmiş binlerce balık türü ve onlarla birlikte doğal bir ekosistem oluşturmak için yerleştirilmiş yüzlerce bitki türü ortasında size sadece cam bir bölmenin arkasından izlemek düşmektedir. Doğanın güzelliklerini doğal ortamlarında bu şekilde uygar bir biçimde seyredebilme gibi bir şey düşünemeyen insanlık maalesef bu tarz gösteri dünyası eserlerine mahkum kalmıştır.

Aqua Vega Akvaryum Ankara’da Doğukent Bulvarı üzerinde yer almaktadır. Buraya ulaşmak için Sıhhiye, Ulus ve Bentderesi Caddesi üzerinden sürekli servisler bulunmaktadır. Neredeyse her üç dakikada bir servisin kaldırılması buraya ulaşımı gayet kolay kılmaktadır. Ücretler Akvaryum için yetişkin ve öğrenci tarifeleri sırasıyla 15 ve 10 TL’dir. Adrenalin Dünyası ise yetişkin ve öğrenci fiyatları sırasıyla, 8 ve 5 TL’dir. 8-12 yaş arası ücretsizdir.

 

Gordion Antik Kenti

Gordion Antik Kenti

Gordion Ankara’nın Polatlı ilçesine 29 km uzaklıkta olan tarihi bir kenttir. Pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış olan bu yer, daha çok Firiglerin başkenti olmasıyla bilinmektedir. Adını da Firig Kralından almış olan bu antik kentin yerleşim yeri olarak ne zaman kullanılmaya başlandığı bilinmemektedir. Ancak sadece Firiglerin bu bölgeye yerleşme tarihinin MÖ. 9. yüzyıldan önce olduğu tespit edilmiştir.

Gordion Antik Kenti içinde yapılan çalışmalar sayesinden tarih öncesi çağlarda buraya yerleşen medeniyetlerin Makedonya tarafından geldiği zannedilmektedir. Çünkü şehirdeki kazı çalışmalarında ortaya çıkartılan tarihi eserler daha çok batı kültürüne benzemektedir.

Tarihi şehrin kapısı devasadır ancak günümüze kadar sadece 9 metrelik bir kısmı ulaşmıştır. Yumuşak bir kireç taşından yapılmış olan Gordion Antik Kentinin kapısı uzun bir koridora açılmaktadır. Kentte kral ailesine ait pek çok yapı göze çarpmaktadır. Yine kral ailesi ve soylular için yapılmış olan mezarlıklar da antik şehrin en dikkat çeken taraflarındandır.

Gordion Antik Şehrinde yapılan arkeolojik çalışmalar bölge hakkında oldukça fazla fikir vermektedir. Yine de bölgede daha araştırılabilecek ve tarih hakkında bilgi sahibi edecek pek çok şey olduğu düşünülmektedir. Ancak kentin bazı yerlerinde bulunan tarihi yapılar bu çalışmaların bir kısmını engellemektedir. Bu nedenle antik kent aslında tam olarak incelenememiştir.

Antik kentle ilgili ilk arkeolojik çalışmalar 1901 yılında yapılmıştır. Gordion şehrinde bulunan tarihi eserler İstanbul Arkeoloji Müzesi ve Ankara Anadolu Uygarlıkları Müzesi içinde sergilenmektedir. Bu iki müze haricinde kentin olduğu yerden yaklaşık 2 km olan müzede de sergilenene tarihi eserler bulunmaktadır.

Gordion Müzesi pek de geniş olmayan bir alana kurulmuş bahçeli bir yapıdır. Bahçesinde tarihi çömlekler ve kapısında mozaikler bulunan müze 1963 yılında kurulmuştur. Müzenin tam karşısında ünlü Midas’ın mezarı yer almaktadır.

Gordion Ulaşım

Müzenin ve antik kentin en yakının da bulunan yerleşim yeri Yassıhöyük Köyü’dür. Yassıhöyük Köyü antik kente sadece bir km. uzaklıktadır. Antik kente ve müzeye gitmek için bu köye giden araçlara binmeniz yeterlidir. Yassıhöyük köyüne giden araçları Polatlı’dan rahatlıkla bulabilirsiniz. Gordion Antik Kenti’nin Google Maps üzerindeki konumu.


Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol