Brüksel'de Görülmesi Gereken Yerler

Grand Place

Grand Place (Grote Markt) Brüksel’de bulunan bir meydandır. Üç farklı mimari tarzı birleştirerek Avrupa’nın en güzel meydanlarından biri olmuştur. Barok, gotik ve Louis XIV mimari tarzları ile yapılan meydan 1998 yılında UNESCO Dünya Tarih Mirası listesine seçilmiştir.

Grand Place inşa edildiği dönemde yiyecek alış satışının yapıldığı bir yerdi. Bu nedenle meydanı çevreleyen sokaklara yiyecek isimleri verilmiştir. Sokaklardan bazılarının isimleri tavuk, peynir, tahıllar gibi isimlerdir. Meydanın inşasında sonra meydana ve civarına da görkemli binalar yapılmıştır. Zaman içerisinde yenileme çalışmaları geçiren bu yapılar özellikle 1695’de Brüksel’in Fransa tarafından bombalanması ardından yeni bir sürece girmiştir.

Brüksel’in ana meydanı olan Grand Place şehrin en turistik noktalarındandır. Meydan 68 x 110 metre ölçülerindedir. Küçük dükkanlardan ünlü markalara kadar birçok mağaza da bu meydana renk katmaktadır.

Brüksel’in ünlü meydanı Grand Place her zaman için insanlarla doludur. Gündüzleri turist ve öğrenci grupları meydanı doldururken geceleri genellikle gençlerin akın ettiği bir yerdir. Brüksel’e geldiğinizde Grand Place civarında kalmak istiyorsanız civarda birçok otel seçeneği mevcuttur. Ayrıca meydanda ve ara sokaklar da birçok kafe ve restoran vardır. Merkezi bir yer olduğu için fiyatları biraz daha pahalıdır. Çeşitli dünya mutfaklarını tadabileceğiniz bu restoranlar Yunan ve Türk ağırlıklıdır. Fakat oraya kadar gitmişken ünlü Belçika yemeklerini tatmanız da fayda vardır.

13. yüzyılda inşa edilen Grand Place o dönemden günümüze önemini her daim korumuştur. Tarihi ve mimari açıdan önemli olan bu meydan günümüzde birçok konser ve organizasyona da ev sahipliği yapmaktadır. Havanın güzel olduğu dönemlerde Grand Place’de bir çiçek pazarı düzenlenmektedir. Rengarenk çiçek çeşitleri meydana ayrı bir hava katmaktadır.

Grand Place yerli ve yabancı turistler için buluşma noktasıdır. Rue du Midi, Rue Marche aux Herbes, Rue du Lombard gibi ana sokaklar Grand Place civarındadır. Meydana metro ile ulaşmak mümkündür. Buraya gelmek için Centrale, Bourse veya De Broukere istasyonları kullanılmalıdır.

Başta şehrin en ünlü simgesi olan Manneken Pis (İşeyen Çocuk Heykeli) olmak üzere tüm önemli yapılar meydana yürüme mesafesinde yer almaktadır. Grand Place’ın Google Maps üzerindeki konumu.

 

Town Hall

Town Hall (Belediye Sarayı, Fra: Hotel De Ville), Brüksel belediye binasıdır. Orta çağdan kalma gotik bina, Grand Place meydanında bulunmaktadır. Town Hall’ın 13. yüzyılda inşa edildiği düşünülmektedir.

Town Hall’ın en eski kısmı yapının batı kanadıdır. 1402 – 1420 arasında inşa edilen bu kısım Jacob van Thienen tarafından tasarlanmıştır. Bunun dışında eklenen daha kısa bir kanat 1444 yılında eklenmiştir. Yapının sağ kanadı Guillaume tarafından 1452’de yapılmıştır.

Town Hall’ın gotik tarzda yapılan 96 metrelik kulesi Jan van Ruysbroek’in tasarımı çerçevesinde yapılmıştır. Bu kule 1455 yılında eski çan kulesi ile değiştirilmiştir. Yapının mimarisinde asimetrik öğeler dikkat çekmektedir. Bunun nedeni uzun sürede ve farklı zamanlarda inşa edilmesi olarak gösterilse de bir efsaneye göre bu hataları fark eden mimar kuleden ölüme atlamıştır.

İçi kadar Town Hall’ın dış yüzü de sanatsal ve mimari öğeler taşımaktadır. Ön yüzünde soylular, azizler ve alegorik figürleri tasvir eden öğeler bulunmaktadır. Son zamanlarda yapılan heykeller eskilerinden esinlenerek yapılmıştır. Eski olanları ise koruma amaçlı şehir müzesinde “King’s House” kısmında muhafaza edilmektedir.

Town House en çok 1695 yılında Fransızların şehri bombalaması sırasında zarar görmüştür. Bu dönemde arşivler ve koleksiyonlar da zarar görmüştür. Zamanla binaya yeni kanatların eklenmesi ile toparlanma dönemi başlamıştır. İç avlusu 1712’de Corneille van Nerven tarafından, iç kısmı ise 1868’de gotik mimari ile Victor Jamar’ca yapılmıştır.

Town Hall’ı gezmek istiyorsanız içi için turlar düzenlenmektedir. 15. yüzyıl sanat çalışmaları ile duvar halıları görmeye değerdir. Town Hall’un Google Maps üzerindeki konumu.

 

Manneken Pis

Manneken Pis (İşeyen Çocuk Heykeli), Brüksel’in büyük ihtimalle en ünlü heykelidir. Grand Place’e yakın rue de l’etuve 31’de bulunan bu heykel işeyen küçük bir çocuğu tasvir etmektedir. sadece 61 santimetre uzunluğundaki Manneken Pis bronzdan yapılmış bir heykeldir. 1618 ya da 1619 yılında Grand Place’deki yerine yerleştirildiği düşünülmektedir.

Kimileri tarafından sanat eseri olarak değerlendirilen Manneken Pis eleştirilere de maruz kalmaktadır. Her şey rağmen heykel Brüksel’in sembollerinden biri haline gelmiştir. Bu küçük heykelle ilgili birçok efsane bulunmaktadır. Hangisinin ne derece doğru olduğu bilinmese de Manneken Pis neden dikilmiştir? İşte bu merak konusudur. Hikayelerden birinde yerli halktan birinin oğlunu kaybedip sonrasında bulduktan sonra bu heykeli şehre armağan ettiği söylenmektedir. Başka bir efsaneye göre bu çocuk bir ajandı! Bazı yerlere bomba yerleştirerek şehre ve insanlara zarar verdiği söylenmektedir. Hikayeler ne derse desin Manneken Pis genel olarak sevilen bir heykeldir.

Manneken Pis sadece bir heykel olarak görülmemektedir. Brüksel’in yıllık takviminde ve kutlamalarında bu küçük heykele de mutlaka yer verilmektedir. Bu heykelin bir gardırobu bile vardır. Dünyanın çeşitli yerlerinden kıyafetlere sahip olan heykelin en çok ilgi gören kostümü Santa Claus kıyafetidir. Koleksiyonuna en son eklenen parça Haining, Çin’den deri kırmızı bir kıyafettir. Yaklaşık 760 tane kıyafete sahip olan heykelin koleksiyonun Brüksel Müzesinde görülebilir. Heykele her hafta farklı kıyafetler giydirilir. Özel organizasyonların olduğu günlerde değişik Belçika biraları Manneken Pis’ten akıtılmakta ve halka dağıtılmaktadır.

1980 lerde heykele arkadaş olarak küçük bir kız heykeli yapılmıştır. Fakat bu heykel beklenen ilgiyi görmemiştir ve Manneken Pis kadar bilinmemektedir. Ünlü işeyen çocuk heykeline yakın bir mesafede bulunmaktadır.

Manneken Pis heykeli birçok kez çalınmıştır. Son olarak 20. yüzyılda bir grup öğrenci tarafından çalınsa da geri getirilmiştir. Bu heykel Brüksel’in geleneksel hediyelik eşyalarına esin kaynağı olmaktadır. Birçok ürün üstünde Manneken Pis silueti görülebilir.

Heykel, Town Hall’ın güney batısında yer almaktadır. Eğer Grand Place Meydanı’ndaysanız ve Town Hall’a bakıyorsanız soldan çıkıp Town Hall’ın iki blok gerisine gitmelisiniz.M anneken Pis’in Google Maps üzerindeki konumu.

 

Atomium

Atomium Brüksel’de bulunan ikonik bir binadır. 1958 yılında Brüksel’de düzenlenen dünya fuarı için inşa edilmiştir ve bu fuar için yapılan yerlerden ayakta kalan tek binadır. Andre Waterkeyn’in tasarladığı Atomium, bir demir kristalinin 165 milyar kez büyütülmüş halidir.

Atomium farklı tasarımı ve mimarisi ile dikkat çekmiş ve turistik hale gelmiştir. Her bir kısmı 18 metre çapında olan 9 kısımdan oluşmaktadır. İnşasında paslanmaz çelik ve alüminyum kullanılmıştır. 2004 yılında yenileme çalışmaları başlamış ve 2006 yılında tekrar ziyarete açılmıştır.

Atomium’un en son katında bir restoran bulunmaktadır. Yapının en altından asansörle ulaşılan bu restoran Brüksel’in panoramik olarak görülebileceği bir mekandır. Diğer dört katına da sadece asansörle ulaşılabilmektedir. Üç katı düzenlenen organizasyonlar için ayrılmıştır. Özellikle çocuklara yönelik olan kısımları ile de dikkat çekmektedir. Bu sebeple yıl içerisinde Atomium öğrenci grupları tarafından da sıklıkla ziyaret edilir.

Atomium Giriş Ücretleri, Saatleri ve Ulaşım

Atomium her gün 10.00 – 18.00 arasında açıktır. Bilet gişesi 17.30 da kapanmaktadır. Giriş biletleri bireysel ve grup biletleri olarak iki gruba ayrılmaktadır.

Bireysel biletler kısmında fiyatlar şu şekildedir: 6 yaş altı, engelli, araç sürücüleri ücretsiz; 6 – 11 yaş 6 Euro; 12 1- 18 yaş 8 Euro; öğrenci 8 Euro; öğretmen 9 Euro; 19 – 64 yaş 11 Euro; 65 yaş üstü 8 Euro’dur.

Grup olarak alırsanız ise ödenecek tutarlar şu şekildedir: (20 kişi ve üstü) 6 yaş altı, engelli, araç sürücüleri ücretsiz; 6 – 11 yaş 4 Euro; 12 – 18 yaş 6 Euro; öğrenci 6 Euro; öğretmen 7 Euro; 19 – 64 yaş 9 Euro; 65 yaş üstü 6 Euro’dur.

Tüm bu hizmetlerin yanı sıra grup olarak sesli rehber hizmeti 1 – 25 kişi arası 80 Euro, bireysel sesli rehberlik ise 2 Euro’dur.

Atomium bünyesindeki Mini Europe, Far East & Planetarium ve Dino World için ayrı bilet fiyatları mevcuttur. Detaylar için Atomium resmi internet sitesi kontrol edilmelidir.

Atomium Brüksel’in kuzeyinde, Heysel’de bulunmaktadır. Metro ile gelmek isterseniz 6 numaralı hattın son durağında inip biraz yürümeniz gerekmektedir. İlginç tasarımı ile burayı kaçırmanız imkansızdır! Atomium’un Google Maps üzerindeki konumu.

 

Mini Europe

Mini Europe (Mini Avrupa), Brüksel’de bulunan bir minyatür parkıdır. Avrupa’dan yaklaşık 350 minyatür parkta görülebilir. Bruparck adı verilen eğlence parkı içerisinde bir lunapark, su parkı ve Atomium ile birliktedir. Bir günde tüm bu yerleri ziyaret etmek mümkündür. Bir günde dünyanın birçok yerine ait farklı yerlere gidemezsiniz ama aynı biletle park içinde dünyanın en ünlü yapılarının minyatür hallerini görebilirsiniz.

Mini Europe Belçika hükumeti tarafından desteklenmiş ve Prens Philip tarafından 1989 yılında açılmıştır. 24.000 metre karelik alan üstüne kurulu olan park tasvir ettiği binaların 1:25 küçültülmüş halleridir. Binalar, alanlar, anıtlar ve Avrupa şehirlerinin minyatürleri oldukça ilgi çekicidir. Tüm alanın üstü açık olduğu için minyatürler yağmur, kar, dolu gibi doğa koşullarına dayanıklı şekilde yapılmıştır.

Park, özellikle çocuk ve okul gruplarını ağırlamaktadır. Bazı minyatürler oldukça büyük olduğu için fotoğraflara konu olmaktadır.

Mini Europe Giriş Ücretleri ve Saatleri ile Ulaşım

Park, Atomium yakınındadır ve birkaç saatte Avrupa’ya ait farklı kısımlar ziyaret edilebilir.

Mini Europe 16/03/ 2013 – 30/ 06/ 2013 arasında 09.30 – 18.00, 01/ 07/ 2013 – 31/ 08 / 2013 arasında 09.30 – 20.00, 01/ 09/ 2013 – 30/ 09/ 2013 arasında 09.30 – 18.00, 01/ 10/ 2013 – 05/ 01 / 2013 arasında 10.00 – 18. 30 saatlerinde açıktır.

Mini Europe giriş ücretleri farklılık göstermektedir. Sadece parkı  ziyaret etmek isterseniz bilet 10.60, 60 yaş üstü bilet 14.20, Oceade bilet 14.80, 60 yaş üstü 17.80, Mini Europe + Oceade bilet 19.50, 60 yaş üstü 25.90, Mini Europe + Atomium bilet 12 yaş altı için 15.60, 12 – 18 yaş arası 21, 60 yaş üstü 23.40, şehir turu + Mini Europe bilet 19.00, 60 yaş üstü 32, Mini Europe + Planetarium bilet 13.60, 60 yaş üstü 18 Euro’dur.

Parkta gece aktiviteleri de düzenlenmektedir. Havai fişek gösterilerinin de yapıldığı bu gecelerde park gece yarısına kadar açıktır. Bu özel organizasyon tarihleri düzenleme öncesinde duyurulmaktadır.

Parka tramvay ya da otobüs ile gelebilirsiniz. Tramvay 7 ve 51 numaralı hatlar, 84, 88, N17 ve N18 numaralı otobüsler ile Mini Europe’a ulaşabilirsiniz. Metro ile gelmek isterseniz 6 numaralı hattı kullanıp Heysel durağında inmelisiniz. Mini Europe’un Google Maps üzerindeki konumu.

Ziyaret saatleri ve ücretleri değişebilmektedir. Öncesinde resmi web sitesini ziyaret etmekte fayda vardır.

 

Royal Palace

Royal Palace (Kraliyet Sarayı), kraliyet ailesinin resmi sarayıdır. Brüksel’in merkezinde bulunan saray kraliyete aittir fakat son dönemlerde kullanılmamaktadır. Kral, kraliçe ve ailesi Royal Castle of Laeken’de Brüksel merkezine uzak bir yerde yaşamaktadır. Bu yer Atomium’a yakındır.

Royal Palace Brüksel Park’ının önündedir. Parkla saray arasında uzun bir meydan vardır. Meydanın bir tarafında da Palace of Nation adı verilen federal parlamento binası vardır ve saray ile bu bina Belçika’nın hükumet sistemi monarşiyi sembolize etmektedir.

Sarayın ön yüzü 1900 yılında Kral II. Leopold döneminde yapılmıştır. Sarayın ilk olarak 18. yüzyılda inşa edilmeye başlandığı düşünülmektedir. Fakat Royal Palace’ın üstüne kurulduğu alan aslında orta çağlara kadar gitmektedir. Bu alandaki ilk bina 11. – 12. yüzyılda yapılmıştır. Bu dönemde bir kaleye benzeyen yapı Brabant Dükü’nün evi olarak kullanılıyordu. Sonraki yüzyılda baştan inşa edilen bina bu kez Brabant’ın veliahtlarınca kullanılmıştır. Kullananlar arasında Burgundy Dükü, İmparator V. Charles, Avusturya Dükü gibi isimler bulunmaktadır.

Royal Palace içerisinde bulunan taht odası 15. yüzyılda Kral Philip için yapılmıştır. Bina kompleksi 1731 yılında meydana gelen bir yangında zarar görmüştür. Saray bu yangından kalanların üstüne inşa edilmiştir. Yapılan kazılar yangından geriye kalan birçok kısmı açığa çıkarmıştır. Yangından sonra iki ayrı yapı inşa edilmiştir. Birisi hükumetin kullanımı diğeri Coudenberg Manastırı içindi. William of Orange bu iki yapıyı bir galeri ile birbirine bağladıktan sonra bu, günümüzde gördüğümüz Royal Palace’ın başlangıç noktası oldu.

Kral II. Leopold sarayın kraliyet ailesi için çok sade olduğunu düşünüyordu. Bu sebeple mimar Alphonse Balat ile görüştü ve sarayın genişletip güzelleştirilmesini istedi. Leopold döneminde saraya görkemli ziyaretçi odaları eklendi. Çalışmalar 1904 yılında sarayın ön yüzü ve ön bahçelerin eklenmesi ile tamamlandı.

Royal Palace ziyaret saatleri genellikle Temmuz – Eylül arasında 10.30 – 16.30 arasındadır. Brüksel’de bulunan bu saraya metro ile Parc durağında inerek ulaşabilirsiniz. Royal Palace’ın Google Maps üzerindeki konumu.



 

St. Michael and St.Gudula Cathedral

St. Michael and St. Gudula CathedralBrüksel’de bulunan bir Katolik katedralidir. Treurenberg Tepesi’nde yer alan Katedral köklü bir tarihe sahiptir.

St. Michael and St. Gudula Cathedral , Belçika’nın milli kilisesidir. Kraliyet ailesine ait düğün ve cenaze merasimleri burada düzenlenmektedir. 12. yüzyıldan kalma olan kilise katedral statüsüne ancak 20. yüzyılda kavuşmuştur.

Günümüzde katedralin bulunduğu alanda 8. yüzyılda St. Michael’a ithaf edilen bir şapel bulunduğuna inanılıyordu. Sonrasında 11. yüzyılda aynı yere Brabant Dükü II. Lambart tarafından bir kilise inşa edilmiştir. 1047 yılında buraya St Gudula’nın kutsal emanetleri getirilmiştir ve kiliseye St. Michael and Gudula adı verilmiştir. 13. yüzyılın başında I. Henry tarafından yenileme çalışmaları başlatılmıştır. Bu dönemde Belçika’da gotik mimarinin etkileri gözükmekteydi. 1225 yılında başlayan çalışmalar nerdeyse 300 yıl sürdü. Yenileme ve genişletme çalışmaları gotik öğeler içererek gerçekleştirildi.

St. Michael and St. Gudula Cathedral’ın iç dizaynı bu kadar ünlü gotik bir katedralden beklenildiği kadar etkileyici değildir. Binanın sütun ve duvarlarının daha iyi işlenmiş olması beklense de mimari açıdan pek başarılı bulunmamıştır. Victor Hugo bu katedrali gotik tarzın en sade temsilcisi olarak tasvir etmiştir.

Katedral içerisinde görülebilecek önemli parçalardan biri batı tarafında yer alan İmparator I. Charles’ın bağışladığı kıyamet sahnesi işlemesidir. Ayrıca 18. yüzyıldan kalma Henri Francois Verbruggen imzalı tahta barok süsleme de görmeye değerdir.

St. Michael and St. Gudula Cathedral içerisinde küçük bir müze de bulunmaktadır. Katedrale ait değerli eşyaların sergilendiği bu müze de katedrali daha zengin hale getirmektedir.

St. Michael and St. Gudula Cathedral Ziyaret Bilgileri

St. Michael and St. Gudula Cathedral girişi ücretsizdir. Katedral Pazartesi – Cuma günleri 07.00 – 18.00, Cumartesi günleri 08.30 – 18.00 (ziyaretler sadece 08.30 – 15.30 arasında) ve Pazar günleri 08. 30 – 18.00 (ziyaretler sadece 14.00’den sonra) saatleri arasında açıktır. St. Michael and St. Gudula Cathedral’ine metro ile ulaşabilirsiniz. Parc ya da Gare Centrale duraklarından birinde indikten sonra 10 dakika yürümeniz gerekmektedir. St. Michael and St.Gudula Cathedrali’nin Google Maps üzerindeki konumu.


 

Parc du Cinquantenaire

Parc du Cinquantenaire ya da diğer adıyla Jubelpark, Brüksel’de bulunan bir parktır. Sadece park olarak değerlendirilmeyen bu alan Belçika’nın sembollerinden biridir. Parkın ismi “park of the fiftieth anniversary” (ellinci yıl dönümü parkı) anlamına gelmektedir.

30 hektarlık bir alan üstüne kurulu olan Parc du Cinquantenaire 1880 yılında Ulusal Sergi çerçevesinde planlanıp gerçekleştirilmiş bir yerdir. Belçika’nın özgürlüğünün 50. yılı anısına yapılan park o dönemden günümüze önemini korumuştur. İçerisinde bahçeler, gölcükler, şelaleler ve değerli eserler bulunmaktadır.

Brüksel’in ünlü parkı Parc du Cinquantenaire beşgen şeklinde inşa edilmiştir. Parkın güney doğu kısmında devasa bir tak bulunmaktadır. İki kollu bu takın kollarından Brüksel’in ünlü üç tane müzesine ulaşılmaktadır. Soldan giderseniz arabanın tarihsel gelişimi ile ilgili olan Autoworld, sağdan giderseniz bir sanat ve bir ordu müzesine varırsınız.

Eğer şehri daha yüksek bir noktadan görmek istiyorsanız ordu müzesindeki girişten takın üstüne ücretsiz çıkabilirsiniz. Havanın açık olduğu bir günde buradan şehrin büyük bir kısmını görmek mümkündür.

Parc du Cinquantenaire içerisinde ünlü bir de çeşme mevcuttur. Bu çeşme genellikle insanların mola verdiği ve tak ile fotoğraf çektirdiği bir yerdir. Eğer tüm parkı yürüyerek gezecek vaktiniz varsa mutlaka burasının Brüksel’in en güzel parklarından biri olduğunu fark edersiniz. Gezmek ve dinlenmek için uygun olan parkta koşu yapmak, piknik yapmak ya da güneşli günlerde güneşlenmek mümkündür.

Brüksel turistik bir şehir olsa da iş dünyası ve plazaların da çok olduğu bir yerdir. Parc du Cinquantenaire böyle bir ortamda yerli ve yabancı turistlere farklı bir dünya olanağı sunmaktadır. Park içerisinde yıl boyunca konser, gösteri, festival, film gösterimi, spor olayları gibi birçok farklı organizasyon düzenlenmektedir.

Brüksel’in bu ferah noktasına metro ile ulaşabilirsiniz. Merode adı verilen metro ile buraya gelmek mümkündür. Parc du Cinquantenaire’nin Google Maps üzerindeki konumu.

 

Çikolata Müzesi

Çikolata Müzesi (İng: Museum of Cocoa and Chocolate), ünlü Belçika çikolatasına ev sahipliği yapan müzedir. Brüksel’de yer alan müze 1998 yılında kurulmuştur. Özel olarak işletilen müze ünlü Belçika çikolatacı Joseph Jo Draps’ın eşi tarafından kurulmuştur. Draps ayrıca Godiva Chocolatier’in de kurucusudur. Gabrielle Draps Çikolata Müzesi’ni 2007 yılında kızı Peggy van Lierde’ye devretmiştir.

Küçük bir müze olan çikolata müzesi içeri girer girmez çikolata kokusuyla büyülemektedir. Girişinde bir satış yeri bulunmaktadır. Ayrıca bir gösterim odası ve iki katta da müze sergisi mevcuttur. Çikolata Müzesi maalesef turizm merkezlerindeki gezi listelerinde yer almamaktadır. Fakat yine de ulaşımı ve hakkında bilgi bulması kolaydır.

Çikolata Müzesi girişi ücretlidir. Ücrete sadece müze girişi değil, çikolata tadımı da dahildir. Sergi odasına geçmeden önce sıcak eritilmiş çikolata tadılabilir. Sonrasında çikolata mutfağı olarak nitelendirilen sergi bölümüne geçilir. Tezgah üstünde basit ekipmanlar vardır. Çikolata eritilen kısmın dışında birçok şekillendirici burada görülebilir. Burada yapılan çikolata gösterisi muhteşemdir. Sıvı halden katıya dönüştürülen çikolata blokları tadıma hazır hale getirilir. Müzede ayrıca deniz kabuğu şeklindeki çikolataların ve pralinin yapımı da gösterilmektedir. Bu gösteri yaklaşık 15 dakika sürmektedir ve anlatımı İngilizce ve Fransızca olarak mevcuttur.

Çikolata Müzesi’nin girişinde çikolata yapımını görüp lezzetli çikolataları tattıktan sonra çikolata ve kakao gerçekleri ile ilgili iki katı gezebilirsiniz. İlk katta kakao üretimi yapan özellikle Afrika ülkeleri ile ilgili bilgi bulabilirsiniz. Kakaonun yetiştirilip sofraya gelene kadar geçirdiği süreç burada öğrenilebilir. İkinci katta ise 1500 lerden günümüze ünlü Belçika çikolatasının gelişimi incelenmektedir.

Çikolata Müzesi Ziyaret Saatleri, Ücretleri ve Ulaşım

Müze, Salı – Pazar günleri arasında 10.00 – 16.30 saatlerinde ziyaret edilebilir. Müze, Pazartesi ve resmi tatillerinde kapalıdır. Giriş ücretlidir ancak bu ücrete hem giriş hem de çikolata tadımı dahildir. Tam bilet 5.50, öğrenci 4.50 Euro, 12 yaş altı çocuklar ebeveynleri gözetiminde ücretsizdir. Giriş Brüksel karta sahip olanlara ücretsizdir.

Çikolata Müzesi Grand Place’in köşesinde yer almaktadır. Meydanın güney doğu kısmındadır. Çikolata Müzesi’nin Google Maps üzerindeki konumu.